Hürriyet

15 Mart 2013 Cuma

Eşyalarımızı Satın Alıyoruz.

 Evimizi kiralamıştık. Şimdi sıra o ev için gerekli eşyaları almakta idi. Ülkemizdeki İkea , Koçtaş gibi uygun fiata mobilya satan büyük mağazaları seçmek zorunda idik. Hem ekonomik olması hem de ergonomik olması açısından bu daha doğru bir seçimdi. Arabamız olmadığı için mağaza seçimini Paris içinden yapmak zorunda idik. Araştırmalarımız sonunda Conforoma adlı bir mağazayı bulduk.Burcu'yu kaldığımız Home Modern'de kemanı ile başbaşa bırakıp Ebru ile Conforoma'ya gittik.Evimiz bir stüdyo olduğu için gece yatak, gündüz kanepe olacak mobilyaları seçmek zorunda idik. Fiatlar mağazada çok makuldu.Öncelikle klıkklak denen gündüz kanepe, gece iki kişilk yatak olan bir mobilya seçtik.İsmi açılırken çıkardığı sesten dolayı klikklak diye anılıyordu.Hadi Burcu ile Ebru bu kanepede yatacaklardı ama sık sık ben geleceğime göre bana da bir yatak lazımdı. Minderlerden oluşan  İkili bir koltuk gece yatak olarak da kullanılabiliyordu. Küçük portatif bir masa, 4 tane açılan portatif tahta sandalye, Üzerine televizyon koyabileceğimiz, çekmece ve gözlerini de evdeki gereksinimlerin toparlanmasında kullanacağımız bir büfe, Ebru'ya çalışma masası, Özel eşyalarımızı için bir dolap öncelikle Conforoma'da seçtiğimiz mobilyalardı.Bunları seçip  satın alma bölümüne geldiğmizde malesef öğrendiklerimiz pek hoşumuza gitmedi.
 Şimdi anlattıklarımı okuyan kişilere bu konular iç yabancı gelmeyecektir. Zira artık ülkemizde de bu tür mobilya satışı fazlası ile yaygın ve toplumumuza yerleşti. Satın alma departmanında aldığımız eşyaların demonte olarak teslim edildiği ve nakliye ve montaj için ayrıca ücret istendiğini öğrendik.Sene 1996 ve ben bu tür mobilya satışına pek alışkın değilim. Ayrıca mobilyalar oldukça ucuz ama nakliye ve montaj ücreti mobilyanın fiatından daha fazla.Bir hesap yaptık .Bu maddi külfetin altından kalkmamız çok zordu. Öncelikle eşyaları alalım ve en acil olan yatak falan gibi eşyaları montaj yaptıralım , diğer mobilyaları sonra düşünürüz diye düşündük.Satış işlemimizi yaptıktan ertesi gün kanepenin montajı için randevu aldıktan sonra mağazadan ayrıldık.Ertesi gün ki malesef net bir saat vermemişlerdi,aldıklarımız eve teslim edilecek ve kanepe montajı yapılacaktı.Biz önce yatacak yerimizi halledelim,nasılsa evde gömme dolap var. o şimdilik işimizi görür diye düşünüyorduk.
  Bu alışverişten sonra ki epey bir ödeme yapmıştık,evin beyaz eşyasını almak üzere Darty mağazasına gittik. O zamanlar ülkemizde Darty mağazası açılmamıştı. Bu kadar beyaz eşya , elektronik eşyanın satıldığı mağazayı görünce şaşırdım.Şimdilerde televizyonlarda dönen bir reklam var. Teknosa'nın reklamı. Önceleri bu tür büyük mağazalar açılmadan küçük mağazalardan yaptığımız beyaz eşya, elektronik eşya satışlarını mizahı yönü ile anlatan bir reklam. Her  seyredişimde Paris'te Draty mağazasını ,ilk görüşümdeki halim aklıma geliyor.Ne büyük lüks, bütün ürünleri, modelleri bir arada görmek ve seçebilmek. Hele şimdi internet üzerinden de araştırma yapabiliyorsunuz.Bu büyük Mağazaların internet siteleri bütün ürünleri gösteriyor.Evinizden çıkmadan, oturduğunuz yerden istediğniz ürünü seçebiliyor ve görebiliyorsunuz.
 Darty mağazasından set aldı büro tipi bir buzdolabı,ikili bir elektirk ocağı,bir küçük elektrik süpürgesi ve 37 ekran bir televizyon aldık.Buzdolabını nakliye için yazdırdırdık ve elektirik ocağımızı, süpürgemizi elimize alıp Darty'den çıktık.Bu arada beyaz eşyalar eksik diyeceksiniz. Mutfak küçük olduğu için bulaşık makinesi koyacak yer yoktu. Ben 7 yıl süresince orada elde bulaşık yıkadım. Çamaşır makinesi almadık.Zira Paris'te her sokakta bir çamaşır evi var. En az 10 çamaşır makinesinin ve kurutma makinesinin bulunduğu bu yerlere gelen kişiler evden getirdikleri çamaşırlarını makinelere jeton atarak yıkayabiliyorlar. Çok pratik olan bu sistem Fransa'da çok kullanılıyor.Elektrik süpürgesi gerekli idi,çünkü ev halı döşeli idi. Ev de yemek pişirmek için ikili elektrikli ocak almıştık.Çünkü Paris içinde likit gaz kullanımı yasak olduğundan herkes evlerinde elektrikli ocak kullanıyordu.
  Öncelikle ilk günler gereksinimlerimizi karşılayacak bu aletleri aldıktan sonra sıra küçük ev aletlerine, mutfak gereçlerine, yorgan, yastık gibi eşyaların alımına gelmişti.Paris'te herşeyin satıldığı ve her semtte bulunan mağazalar bu alışverişler için çok uygundu. Önce eve taşınıp sonra eksikleri tamamlarız diye düşünüyorduk.
 Ertesi sabah Conforoma'dan gelecekler eşyalarımızı  teslim edecekler ve yatak kanepemizin montajı yapılacaktı. Sabah 8 den itibaren gelebilirlerdi. Biz de Ebru ile yeni evimize gidip geceyi orada geçirmek ve ertesi sabah çok erkenden yollara düşmemek istedik.Burcu'yu  gece  Home Modernde bırakıp biz kalmak üzere yeni eve geçtik. Düşünebiliyormusunuz 14 yaşında bir çocuk ve yapayalnız hiç tanımadığı bir mekanda  gece kalıyor.Burcu'nun tek dayanağı elimizdeki tek cep telefonunu ona bırakmamızdı.Bizim yanımızda telefonumuz yoktu ama sokaklarda umumi telefon kulübesi çoktu. Bu arada bir sorun daha vardı.Evde yatak, yastık, ocak falan yoktu. Yerde halının üstünde yatarız,hava da yaz nasılsa üşümeyiz diye düşündük.Yanımıza gece veya sabah acıkırsak diye bir kaç kuruvasan, çikolata falan gibi ufak bazı gıda maddelerini de alarak gece yeni eve gitik. Ertesi sabah eşyalarımız gelecekti.O gece niye Ebru ile bareber gittiniz ,Ebru tek başına gitseydı diye düşünebilirsiniz.Bu şartlarda bana en çok ihtıyacı olan Ebru idi.Burcu daha güvenli ve konforlu bir mekanda idi. Ebru'yu yalnız bırakmaya içim elvermedi.
 O geceyi boş evde halı üzerinde uyuyarak, sabaha karşı üşüyünce hırkalarımızı üstümüze örterek, ertesi sabah kahvaltı olarak bir kruvasanı bölüşerek, çay yerine yanımızdaki şeftalıyı paylaşarak geçirdik.Burcu ise Home Modern'de korku içinde uyumadan gece geçirmiş.İstanbul'daki babamız ise her saat başı Burcu'yu cep telefonundan arayarak güç vermiş.
  İşte bu böyle bir savaştı. Amaca ulaşmak için her türlü zorluğun göze alındığı, bir an bile of denilmenin hak olmadığı, ülkeler arası aynı amaç için yüreği çarpan aile bireylerinin sürekli destek olunduğu bir savaştı bu.
 Ve biz sonunda yıllar sonra bu savaştan galip çıktık.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder