Hürriyet

13 Ocak 2014 Pazartesi

Lawrence Üniversite'de İlk Günler

 Yazıma başlamadan önce eklediğim resmi ve ekleme nedenimi açıklayayım. Resimde Burcu Göker bir doğa yürüyüşünde görülüyor. Bu resmi neden mi ekledim.Burcu ,çok küçük yaşından beri spora çok meraklıydı.Keman eğitimi ile aynı zamanda bale eğitimine de başladığını daha önceki yazılarımda yazmıştım. Konservatuar bale eğitmini üç yıl sonra yoğun eğitim programından dolayı bırakmak zorunda kaldı ama baleyi ve dansı hiç bırakmadı. Amatör olarak kurslarla modern dans ve bale çalışmalarına devam etti. Bu çalışmalar onun keman çalışmalarında çok büyük destek sağladı. Bu  bale ve dans çalışmalarından başka Üniversite yıllarında dağcılık ve diğer spor dallarında da çalışmalar yaptı. Keman çalışması için sağlam bir bedene sahip olması gerektiğini biliyordu. Halen de her gün 2 saat muntazam spor salonunda çalışıyor ve bedenini dinamik tutuyor. Keman çalışırken ihtiyacı olan kuvvetli kasları ancak böyle sağlayabilir. Bir enstürman çalacak kişinin günlük sporunu ihmal etmemesi gerekiyor. Tabii normal kişilerin de ama ne yazık ki ülkemizde hep sporu ihmal ediyoruz. Hatta ben bile bu gerçeği  bildiğim halde ihmal ediyorum.
  Burcu Göker 2003 yılı Eylülünde yeni bir eğitim yaşamına başlamak için uzun bir yolculuktan sonra Wiskonsin Lawrence Üniversite'ye geldi ve kampüste kalacağı evine yerleşti. İlk yıl Burcu kampüs içinde Prof. Ngoc'un bir yıl önce eğitim için Fransa'dan gelmiş 3 öğrencisi ile aynı evde kalacaktı.
   Daha sonraki yıllarda ben de gittim, Üniversiteyi ve kampüsü gezdim.Üniversite çok geniş bir kampüs içinde idi. Çok güzel bahçeler, öğrencilerin bütün ihtiyaçlarını karşılayacak kapalı ve açık spor salonları,sosyal tesisler,öğrenim için her branşta çok donanımlı binalar, Konferans , konser salonları.Kısacası bu Üniversite'de okumak ve bu kampüste yaşamak büyük bir zevkti.Öğrencilerin kalması için çok lüks , bütün ihtiyaçların karşılandığı yurtlar olduğu gibi,kampüs içinde de harika evler vardı.Masal evine benzeyen bu evlerde öğrencilerle birlikte belli yaşın üstünde kişiler de kalabiliyordu. Bu çok güzel bir uygulama idi. Daha sonra İstanbul'da bir Vakıf Üniversite'sinin Şile yakınlarındaki kampüsünde aynı uygulamayı yaptığını okudum basında.Bilmem hala İstanbul'daki Üniversite'de bu uygulama devam ediyor mu ama bu olay Amerika'da benim çok hoşuma gitmişti.Belli yaşın üstündeki kişilerin , gençlerle birlikte yaşaması çok eğlenceli, çok olumlu sonuçlar getiren bir uygulama. Ben kendi hesabıma yaşlılık günlerimde böyle bir yaşamı düşlerim.
  Burcu'nun aynı branştan 3 kişi ile aynı evde kalması çok iyi olacaktı. Hem yalnızlık hissetmeyecek, hem de beraber kaldığı arkadaşları Fransız olduğu için Fransa'dan ayrılmanın hüznünü yaşamayacaktı.
  Daha önce İstanbul'da ,Paris'te Konservatuar eğitmi gören Burcu ilk defa bir Amerikan Üniversite'sinde eğitime başlıyordu. Bu Üniversitede yoğun keman ve müzik eğitiminin yanısıra diğer kültür derslerini de okuyacaktı. İlk yıl bütün branşlara giren öğrenciler hep beraber ortak kültür dersleri almak zorunda idiler. Kısacası müzik öğrencisi ile siyasal öğrencisi, tıp öğrencisi , tarih öğrencisi aynı kültür derslerini okuyacaktı. Bence bu da çok güzel bir uygulama. Hangi branşı okursa okusun her kişinin bilmesi gereken bazı tarihsel, sosyal ve edebi bilgiler var. Bir kişi ancak bunları okur ve bilirse olgunluk seviyesine ulaşabilir kanımca.
  Evine yerleşme, arkadaşları ile tanışma, okuldaki kayıt işlerinin ve ders saatlerinin tanzimi gibi teknik konulardan sonra Burcu derslere başladı.
  Keman, Oda Müziği, Orkestra, Müzik Teori, Solfej gibi mesleki derslerin yanısıra, Freshman Studies diye bir ders vardı.Ders saatleri diğer derslerden çok fazla,kredisi yüksek bu ders sanki ilk yıl eğitiminin omurgası gibi idi. Bütün Üniversite birinci sınıf öğrencilerinin ortak okumak zorunda oldukları bu ders dünya edebiyatında çok ses getirmiş eserlerin tanıtımı ve incelenmesi idi. İlk ay okuyup , incelemek zorunda oldukları eser Pluton'un 'Devlet'adlı eseri idi. Bu çok tanınmış eserleri okumanın, analizler yapmanın  amacı sadece edebi değil, Üniversiteye yeni başlayan öğrencilerin  felsefe, kültür ve hayat görüşü yönünden gelişimimi  sağlamaktı.Genel amaç ister müzisyen, ister kimyager, ister doktor, ister mühendis olsun bu Üniversitede eğitim gören bütün öğrencilerin belli bir kültür seviyesinde olması idi.Kolej eğitimlerini İngilizce olarak Amerika'da yapan öğrenciler için bu yoğun kültürel eğitim fazla ağır gelmeyebilirdi.Ama bir başka dilde eğitimden gelen Burcu bakalım bu derste ne yapacaktı. Üç dönem devam eden bu derste Pluton'dan sonra Dosteyevski,Emile Zola ve bir çok ünlü yazarın, düşünürün eserlerini inceleyip bu eserlerle ilgili makaleler yazacaklardı.Tüm Üniversite birinci sınıf öğrencilerinin katıldığı bu ortak dersler Burcu'nun ilk günlerde bir çok farklı branştan arkadaş edinmesini sağlamıştı.Bu arada Türkiye'den okumaya gelen iki kız arkadaş da hemen tanıdıkları  arasında idi. İlerki dönemlerde bu arkadaşları ile çok güzel anıları oldu.
    Bu arada keman hocası Prof Ngoc ile çok uyumlu bir çalışmaya başlamışlardı.Fransa'da bulunduğu dönemlerde  hocasının görev yaptığı Lyon şehrine gidip hocası ile çalışan, masterclasslarına katılan Burcu için hocası ile uyumlu bir çalışma ortamı yakalamak zor olmamıştı. Hatta önümüzdeki günlerde vereceği konserler için repertuar hazırlıklarına da başlamıştı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder