Hürriyet

7 Ocak 2014 Salı

Hayat bir Satranç Oyunu mu?

  Eklediğim resimde Burcu Göker bir konser arasında soyunma odasında görülüyor.Sanatçıların soyunma odalarının neler ifade ettiğini sadece sanatçılar ve belki konser organizatörleri bilir. Soyunma odaları Sanatçıların Gizli Mabedleri adlı bir yazımda bu konuyu Milliyet Blog okurlarımla paylaştım.
  Burcu Mart 2003 başında Newyork'ta Juilliard Scholl'un giriş sınavına girdi. Aralarında Dekan Prof. Stephane Clapp, dünyaca ünlü keman yorumcusu İzhak Perlman'ın da olduğu büyük bir jüri karşısında önceden çok iyi hazırladığı zorunlu eserleri ve kendi seçtiği eserleri yorumladı.Hocası Prof.Clapp'ın da önerisi ile besteci yönünü vurgulamak için kendi bestelerinden de örnekler vardı repertuarında.Jüri tarafından çok beğenilen Burcu için tek bir sorun kalmıştı, okulun bursunu almak.
  Daha önceki yazılarımda da belirttim.Amerika'daki okullarda, Üniversitelerde burs almazsanız okumanız çok zor.Sadece okul ücretinin yıllık 45000 dolar olduğu Juilliard da bunlara dahil. Tabii yıllık ücreti cebinden ödeyecek zengin ebeveynleriniz varsa sorun yok.Zaten bütün Amerika'daki bütün Üniversitelere bakarsanız iki tip öğrenci görüyorsunuz. Birincisi tam burs almış yetenekli, çok çalışkan öğrenciler, ikincisi baba parası ile okuyan kesim. Aynı okulda , aynı sınıfta iki çeşit öğrenci bulunuyor. Bir bileğinin hakkı ile okuyan, diğeri ...kızamayın bana ne olur böyle yazdığım için.
  Kısacası Burcu tam burs almadığı taktirde Juilliard'da okuması sadece bir hayaldı.Okulda eğitim gören Koreli, Japon öğrenciler okul ücretleri ülkeleri tarafından karşılandığı için çok rahattı.Oysa ki Burcu'yu destekleyen bir kurum yoktu arkasında. Fransa'daki eğitiminde 6 yıl burs veren Nejat Eczacıbaşı Vakfı da artık burs vermiyordu. Hem o burs ile bu yüksek okul ücretini ödemek imkansızdı.
  O tarihlerde A.B.D büyük siyası olayların içinde idi ve dünyada A.B.D ninde içinde olduğu büyük bir savaş vardı.Bunlar ve Burcu'nun geldiği ülke Burcu'nun bursunu ne kadar etkiledi bilemeyeceğim ama Burcu eğitimi için gerekli bursu okul yönetiminden alamadı.Okulun Burcu'ya teklif ettiği burs yetersizdi. Bir çok dostumuz ülkemizden tekrar burs arayışına girmemizi önerdi. Ama bizim artık tekrar aynı savaşı verecek gücümüz yoktu.
  Hocaları da Burcu için çok üzülüyordu ama yapacak pek bir şey yoktu.Bu şartlarda Juilliard'da okuyamazdı. Mart sonunda Paris'e dönüp Fransa'da kaldığı yerden yaşamına devam etmekten başka çaresi yoktu.Nasılsa Fransa'da bir düzeni, evi, geçerli diplomaları, çevresi vardı. Hem Fransa Hükümeti vatandaşlığını da teklif etmişti. İşlemler son raddedeydi. Amerika macerası bir yenilge değil sadece bir denemeydi. Burcu denemiş ve olmamıştı.
  Biz bu şekilde düşünüyorduk ama Burcu bizim gibi düşünmüyordu.
   Mart sonunda dönüş günü geldiğinde Burcu'dan bir telefon aldık. Newyork-Paris biletini yakmış ve dönmekten vazgeçmişti. Veya dönmeyi hiç düşünmemişti.O daha Newyork'a giderken gemileri yakmıştı.
  Hayatı bir satranç oyunu gibi düşünen Burcu aleyhine gibi gözüken bu durumu bir hamle ile lehine çevirip kazanan olacakmıydı.Bunu gelecek yazılarımda okuyacaksınız.
  Burada bir konuyu belirtmek istiyorum. Burcu bu hamleleri yaşamı süresince hep yaptı. Ben artık alıştım. Bazen tedirgin olup endişeye düştüğüm ve çenemi tutamayıp müdahale etttiğim anlar olmuyor değil bir anne olarak. Sonra daha önce yapıkları aklıma geliyor ve ona güvenmem gerektiğini kabul ediyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder