Hürriyet

1 Ağustos 2014 Cuma

Rüya gibi bir Amerika yolculuğu

Düzce Üniversite yaz keman okulu ve konseri sona erdikten sonra Burcu Şikago'ya döndü. Orada Eric'le buluşup  Lawrence Üniversitesinin onlara bir süreliğine tahsis ettiği stüdyoda kayıt yapmaktı amaçları.
Ben ise gene özlemimle başbaşa kalmıştım. Ama bu sefer yılbaşından önce Burcu bir program ayarlayacağını ve bizimle Amerika'da bişr gezi tertiplemeyi düşündüğünü belirtmişti gitmeden önce. Bu gezi hayali bana özlemimi yenmede yardımcı oluyordu.
Yaz bu hayallerle geçti gene sonbahar geldi.Bir gün Burcu'dan aldığım bir mesaj kalbimin daha hzılı çarpmasına neden oldu. Florida State Üniversitesinin düzenlediği bir yarışmaya gireceğini yazıyordu Burcu.Yarışma Dünyanın en prestijli konser salonu Newyok Carnegie Hall'de verilecek bir konser ile ilgiliydi.
Mayıs ayında Carnegie Hall'de düzenlenecek bir konser için Üniversite tüm enstrumanlar arasında bir yarışma tertiplemşiti. Bu yarışmayı kazanan grup, bu eşsiz konser salonunda konser verecekti..
Bu olay tüm müzisyenlerin rüyasıydı. Burcu daha kemana ilk başladığı günlerde nereden okuduysa okumuş ve bu Konser salonunda çalmayı aklına koymuştu. Küçücük çcuğun'Ben bir gün Carnegie Hall'de çalacağım.'sözü bana olmayacak bir hayal gibi gelmişti.Oysa ki  Burcu o gün bir hayalı değil uzun vadeli bir planını dile getiriyormuş.
Üniversite'nin yarışma için , 1500 müzisyenin başvurduğunu duyan Eric ümitsizliğe kapılmaya başlamıştı bile. Oysa ki Burcu kendilerine güveniyordu.Onlar ikili olarak bu konserde mutlaka çalacaklardı.
Dünyanın her yerinde olduğu gibi Amerika'da da insan aynı insandı. Ülkemizde gördüğümüz ayak oyunları farklı farklı şekillerde orada da uygulanıyordu.Burcu ve Eric'i bu yarışmada büyük oyunlar bekliyordu.
İşte bu yoğun günlerde Burcu ve Eric bize verdikleri sözü unutmamış ve aralık ayında harika bir gezi planını yapmışlardı.
Ben ve eşim aralık ayı  içinde Amerika'ya uçacak ve bir curiuse gemisi ile Bahama yolculuğu yapacak ve sonra da Şikago Portage'de Eric'in ailesi ile noel kutlayacaktık. Oldukça yoğun olan bu gezi programı eşimi çok korkuttu. Bütün çabalarımıza rağmen onu bu yolculuğa iştirak etmeye ikna edemedik. Bütün arkadaşlarımız defalarca böyle bir fırsatın insan yaşamında bir kere çıkacağını söylemelerine rağmen eşim nuh diyor başka bir şey demiyordu.
Ben bu seyahate tek başıma gidecektim. Daha doğrusu Amerika'ya kadar tek başıma gidecek oradan Burcu ve Eric'e iştirak edecektim. İşin en esefli yani çocuklar bu seyahatın bütün ücretlerini ödemişti ve ödenen ücreti geri alamıyorlardı. Ayrıca güvenlik sebebiyle başka biri de kullanamıyordu bu seyahat hakkını. Bir çok arkadaşım dünden razıydı bu rüya gibi yolculukta bana eşlik etmeye.
Bu büyük yarışmanının sonucunu ve harika gezimizi bir sonraki yazıma bırakacağım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder