Hürriyet

19 Ağustos 2014 Salı

Kültür ve Turizm Bakanlığının Desteği

Thallesse'deki günlerimiz hızla geçiyordu. Bu günlerde bizi çok mutlu eden bir olay daha oldu.Burcu Calgary Üniversitesinde master yaparken Calgary'de yaşayan bir Türk aile ona kol kanat germişti. Turgay Bey ve eşi Nazan Hanım.İşte Turgay Bey ve Nazan Hanım bir geziden dönerken sırf Burcu'yu görmek için Thallesse'ye uğradılar ve bir gece kaldılar. Bu bizi çok mutlu etti. Burcu ve Eric onları ebeveynleri gibi seviyorlardı. Ben de Calgary ziyaretimde tanışmıştım. Hatta beni havaalanından karşılamaya Turgay Bey gelmişti. İnanılmaz samimi ,dost bu ailenin bizi ziyaret etmesi mutluluğumuzu katlamıştı adeta.
  Konserler, dost ziyaretleri, arkadaş toplantıları, geziler derken sayılı günler çabuk geçti. Dönerken hafızamda o kadar çok anı biriktirmiştim ki.
Uzun bir süre kalmıştım Amerika'da.Artık Türkiye'ye dönüş zamanı idi. Dönmek ve mayıs ayında Türkiye'ye konser vermek üzere gelecek Burcu ve Eric için çalışmak zorunda idim. Zira bu konuda tüm iş bana düşüyordu.
  Bu arada Burcu bu kadar yoğun çalışmalarının arasında boş durmuyor ve bir çok yere yazarak Carnegie Halla konserini duyurmaya çalışıyordu.Genç bir Türk sanatçısının dünyanın en prestijli Konser salonunda açalma hakkını elde etmesi pek küçümsenecek bir olay değildi. Ne yazık ki basın kuruluşları pek haberdar olamıyordu bu duyulası haberlerde. Ülkem insanın ihtiyacı vardı bu güzel ve onur verici haberlere.
  Bu arada bir gün ben Türkiye'ye döndüm. Amerika'ya gidiş çok zevkli ve umut doluyud. Çocuğunu görmenin mutluluğu.Oysaki dönüş biraz hüzünlü idi. Evladından ayrılmakzordu. Ama bu sefer çok mutsuz değildim . Nasılsa Burcu birkaç ay sonra gelecekti. Ülkemde verdiği konserler kendi halkınına müziğe ile ulaşmanın onurunu taşıması bakımından Burcu'yu çok mutlu ediyordu ama beni evladımı daha fazla görme imkanı sağladığı için daha çok mutlu ediyordu.
  Ben ülkeme dönüp jetlagın etkisni üzerimden attıktan sonra yoğun çalışmalara başladım. Zira Burcu ve Eric 10 Mayıs-5 Haziran tarihleri arasında 12 konser gerçekleştireceklerdi ve bu konserlerin tanıtımı, basın duyuruları, bilet ve davetli olayları tamamen benim omuzlarımda idi.
   Türkiye'ye döndükten sonra duyduğum bir güzel haber de Burcu'nun Carnegie Hall konseri duyuruları için yaptığı çalışmaların aldığı olumlu sonuçlar oldu.Burcu yaptığı duyurularla çok ses getirmişti. Öncelikle Kültür ve Turizm Bakanlığı konuya güzel yaklaşmış ve bir basın bülteni ile Burcu Göker'in Kültür Bakanlığı desteği ile Carnegie Hall'de ve Türkiye'de konser vereceğini duyurmuştu.
  Bize çok onur veren bu basın bülteni hakkkında sonra çok düşündüm.Basın bültenini okuyan kişiler Burcu ve Eric'in kendi yol paralarını karşılayarak bu konserler için geldiklerini. çoğundan hiçbir ücret almadan sadece ağırlanarak gerçekleştirdikleri  bu konserlerin tüm giderlerini kendi mütevazi öğrenci bütçelerinden karşıladıklarını biliyorlarmıydı acaba. Bir konser yapmak ne demek.
  Sadece Antalaya Aspendos Sahnesi Konseri için iki kere Antalyaya gittim. yol parası, ikamet ücretleri. Konser salonunun kirası, afişler, tanıtımlar, gazete ilanları .Bütün bu fahiş ücretler bizim cebimizden çıktı.Konser için gelen sanatçıların uçak ücretleri, otel paraları, masrafları , daha neler neler.
  Gene de Kültür Bakanlığının bu desteği bize onur vermişti.  Bu bizim ilk defa bir Devlet kuruluşundan gördüğümüz destekti.
  Kültür Bakanlığının Basın bültenin etkisi mi desem, yoksa Burcu'nun ve benim günlerce yazıp çizmelerimiz mi desem Türk basını çok ilgi gösterdi bu konsere.Her gün birçok gazetede çıkan haber sesimizi duyurmaya yetecekmiydi.
  Burcu'nun bir sözü ile bitireyim yazımı. Klasik Müzikçilerin de pop müzikçiler kadar tanıtılmaya hakkı olduğunu söylemişti.Burcu. Yoksa bir başka sanatçı mı söylemişti.?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder