Hürriyet

3 Ağustos 2014 Pazar

Gemide yaşam harika

Güvertede yapılan bu tatbikat sırasında Titanik gemisini hatırladım. İlk seferinde Okyanus'ta batan ve bir çok kişiye mezar olan o görkemli gemi geldi bir an aklıma.Ama biz Okyanusu geçmeyecektik. Güzergahımız kıyıdan kıyıdan Bahama adalarına kadar inmek ve geri dönmekti. Bir haftalık bu turda bir çok da iskeleye uğrayacaktık.
Gemi hareket ederken güverteye çıktık. resimler çektik. Daha sonra bu görkemli gemiyi gezmeyi düşündük. Bu arada da karnımızın acıktığını farkettik. Yolculuk sırasında gemide bulunan bütün yiyecek ve içeceklerin ödediğimiz fiatın içinde olması bizi çok mutlu etmişti.
Gemi çok büyüktü. 3000  kişinin yolculuk yaptığı gemide sanırım bir o kadar da personel vardı.Gemide katlar arasında bir çok asansör bulunuyordu. Üç kat sadece kamaralara ayrılmıştı. En üst katlarda lokantalar, yüzme havuzu, açık kafe ve gazinolar bulunuyordu. Aşağı katlarda ise sinema salonu, tiyatro gösteri salonu, kumarhane, çeşitli dinlenme ve çay salonları vardı. Bir kat sadece alışveriş için mağazalara ayrılmıştı.İnanılmaz kıyafetlerin, mücevherlerin olduğu katta indirim de mevcuttu. Daha sonraki günlerde gelip buradan alışveriş yapabilirdik.
Karnımız açıktı dedik ama seçenek o kadar fazla idi ki biz karar veremiyorduk yemek için. 24 saat açık olan yeme bölümleri, çeşitli fest foodlar, italyan mutfakları, Japon mutfakları gibi.dünyanın bir çok ülke mutfağını ihttiva ediyordu. sadece  suşi için bile ayrı bir servis bölümü vardı.
Çay , kahve , meşrubatın bedava olduğu gemide sanırım içki ayrı ücrete tabii idi.
Karnımzı doyurduktan sonra biraz kamaralarda istirahat etmek için çekildik.Akşama doğru çay salaonunda buluştuk. Gemide herkes yiyip içip eğleniyordu. Bir de tabii harıl harıl kumar oynuyorlardı.
Akşam yemekleri herkesin kamara numarasına göre farklı salonlarda idi. Gece yemeğe inmek için kamaralarımız agidip giyindik süslendik çaydan sonra. Yemek salonlarında en lüks lokantayı aratmayacak servis vardı. Bir de canlı müzik. Herkes bir baloya gider gibi giyinmişti. Gündüz şortla gemide dolaşan kişileri bu kadar şık ve bakımlı görmek beni şaşırtmadı.Zira akşam yeneği bir sosyal olaydı gemide.Yemekten sonra bir gemi turuna daha çıktık. Bir başka katta Latin müziği yapan bir bölüm gördük ve oturup o müziği dinlemeye, dansedenleri seyretmeye başladık.Gerçekten gemide yaşam çok güzeldi.
İlk bir kaç gün böyle eğlenceli geçti.Kamaramızdaki televizyondan geminin heran rotası takip edebiliyorduk. Key West adlı bir yere varacaktık yakında.
Tam o saatlerde bir fırtına patladı. Öncelikle gemide bütün güvertelere çıkışı yasakladılar. Ben Avşa hattından dalgaya, denizde sallanmaya o kadar alışıktım ki Okyanustaki bu koca geminin sallanması bana etki etmedi. Ama bir çok kişi aralarında Eric de vardı, doktorluk oldular ve bundan sonraki günlerin çoğu zamanını odalarında dramamin içerek geçirdiler. Burcu da benim gibi dalgaya alışıktı. Biz kapalı alanlarda çay, kahve içerek durmadan yiyerek, pencerelerden dalgaları seyrederek saatlerimizi geçirdik. Tabii dalgadan Key West' yanaşamadı gemi. Bizim için biraz hayal kırıklığı idi bu durum. kaç gündür denizdeydik ve binbir umutla beklediğimiz limana giremiyorduk.
Bundan sonraki durağımız Bahama adalarından  Nassau idi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder