Hürriyet

10 Ocak 2015 Cumartesi

Bir konserin tanıtımı neden çok önemlidir.

25 Mayıs 2011 gecesi İzmir Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi  konserimizi bir önceki yazımda anlatmıştım.Konser sonunda gene dostlarımızla her zamanki gibi sohbet dolu bir yemek yedik. Burcu ve Eric bir kaç saat önceki harika konserin mutluluğu ve yorgunluğu içindeydi. Bizler ise dinlediğimiz harika müziğin sarhoşluğu içinde sohbetin tadına varıyorduk.
Ertesi  gün bizi gene bir yolculuk bekliyordu. 28 Mayıs gecesi Antalya Aspendos Sahnesinde bir konser verecekti Burcu Göker ve Eric Jenkins.
Bu konser için bir önceki yıl ekim ayında salonun rezervasyonunu yapmak için Antalya'ya gelmiştik eşimle beraber. Bu konserin tanıtımı için afişler ve el ilanları bastırmış bunları da önceden Konser salonunun idaresine göndermiştik.Mesafe uzak olduğu için tanıtım konusunda İstanbul kadar şanslı değildik. İstanbul'da konser tanıtımlarımızı eşimiz dostumuz vasıtasıyla da destekliyorduk. İzmir konserlerimiz ise İzmir Belediyesinin harika tanıtım kampanyası ile sorunsuz yürüyordu. Diğer şehirlerdeki Üniversite konserlerimizin tanıtımlarını ise ilgili Üniversite yüklendiği için bize sorun olmuyordu.
Bir klasik müzik konserinin çok iyi tanıtılması gerekiyor. Ne yazık ki ülkemizde klasik müzik hala çok rağbet edilen bir müzik dalı olmadığı için bazı çok ünlü isimler dışında diğer sanatçıların etkinlikleri iyi duyurulmazsa pek rağbet görmüyor.Ben yıllarca Cemal Reşit Rey gibi büyük salonlar dahil olmak üzere bir çok salonda ilk iki sıraya çalan bir çok sanatçıya şahit oldum. Bu durum bir sanatçıyı çok üzebiliyor.
İşte Antalya konserimizin iyi tanıtılması bu yönden çok gerekliydi. Ayrıca konserin biletlerinin satışını da biletixe vermiştik. O şehirde yaşamadığımız için bu konuyu da takip edemiyorduk.
Bir süre önce Burcu ve Eric Antalya Akdeniz Üniversitesi konseri için Antalya'ya gelmişti. Bu konser için geldiğimizde de şehirde yaptığımız incelemede pek bir reklama  rastlamadık konserle ilgili.
Bu konuyu ilgililere duyurduğumuzda endişeye gerek olmadığı ,son hafta tanıtımların hızlanacağı belirtildi.İşte biz 26 Mayıs günü yani konserden 2 gün önce Antalya'ya geliyorduk ki tanıtımları daha iyi kontrol edebilelim diye.
Bu konserde de bizi dostlarımız yalnız bırakmıyorlardı gene. İstanbul'dan, Konya'dan konser için gelecek olan dostlarımızın yanısıra Antalya'da ikamet eden dostlarımız da bizi yalnız bırakmayacaklardı. Kaleiçinde bir butik otel de yer ayırttık. Zaten 5 odası olan otel bize ve misafirlerimize ayrılınca özel ev haline gelmişti adeta. Sanırım çok güzel bir kaç gün geçirecektik dostlarımızla. Tek sorunumuz konserin tanıtımı idi.
Uzun yıllar çocuklarımız İstanbul Üniversitesi konservatuarında okurken beraberce merdiven altında beklediğimiz sevgili arkadaşım  Nedret Hanım bir kaç yol önce Antalya'ya yerleşmişti. Gene lise yıllarından arkadaşım Zehra Hanım da Antalya'da ikamet ediyordu uzun zamandır. Yazlık komşumuz Şehnaz Hanım da Antalya'daydı bu tarihlerde. Konya'dan bu konser için gelen Selçuk Üniversitesinden tanıdığım Seyit Bey ve İstanbul'dan sırf bu konser için gelen Rengin arkadaşımız ve onların bir çok dostu da bize katılınca  yalnız değildik buralarda. Bir de Burcu'nun Florida'dadan tanıdığı Hakkı hoca ve eşi Semra Hanım da Antalya Akdeniz Ünivesitesinde görevliydiler.
İki gün önce geldik dedim Antalya'ya. hemen buradaki arkadaşlarımzla şehri gezmeye ve bu güzel Akdeniz kentinde yaşamın tadını da çıkartmaya başlamıştık.
Otelimiz adeta evimiz gibiydi. akşam oteldeki tek görevli de gidiyor ve bizi evimizde gibi rahat bırakıyordu.Ertesi sabah erken geliyor ve butik otelin harika bahçesinde nefis bir kahvaltı hazırlıyordu bize. Geldiğimizde şehirde 2 gün sonra olacak konserle ilgili bir tanıtım görmediğimiz gibi basın organlarında da herhangi bir habere rastlayamıyorduk.Bu arada konserin gerçekleşeceği salona gittiğimizde salonda asılı bir afiş bile görmedik.Olayı sorduğumuz görevliler konserden bile haberdar olmadıklarını belirtiyorlardı.Kısacası Burcu ve Eric'in konseri sanki birileri tarafından engelleniyor ve gizleniyordu. Oysaki biz asılsın diye yüzlerce afiş ve el ilanı göndermiştik kargo ile. Yaptığımız bütün çabalar sonucunda  bir kaç tane afiş bazı kişilerin dolaplarından bulundu ve asıldı ama ertesi gün salona gittiğimizde o afişler de yoktu yerlerinde. Bu arada Konser salonuna telefon etti arkadaşlarımız araştırma yapmak için. Telefonda böyle bir konser olmadığı söyleniyordu arayanlara. Olay iyice endişe verici bir hale gelmişti.
Bir gün öncesi endişelerimiz iyice arttı.Gerçi Kaleiçi çok güzel masal gibi bir yerdi. Bu masal alemi gibi yerde bu harika konakta hem güzel anlar geçiriyorduk, hem de gerçekleşecek konser için endişe duyuyorduk. Ne çelişkili duygulardı bunlar.
Konserin bir gün öncesi olay artık canımıza tak etmişti. Ben Belediye Başkanını arayarak bize sahip çıkmasını rica ettim. Burcu ve Eric çok uzaklardan bu şehre müzikleri ile gelmişledi. Bunu kimsenin engellemeye gücü yetmesin istiyorduk.Sonunda Antalya ve Akdeniz bölgesindeki bütün basın organlarına tek tek telefon ederek kendimiz konser haberini verme yolunu denemek istedik. O harika bahçede her masada oturan bir sürü insan ayrı ayrı telefonla gazete ve dergilere ulaşıp konser haberini veriyorduk. Arada otel görevlisi çay taşıyordu şaşkınlıkla. Sanırım böyle bir çalışma görmemişti bugüne kadar.Adeta bir seçim gecesi çalışan parti merkezi gibi gözüküyorduk dışardan. Herkes Burcu'ya inanmıştı ve konseri duyurmak için canla başla çalışıyordu.
Konser gününü bir sonraki yazımda anlatayım. kolum yoruldu yazmaktan.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder