Hürriyet

2 Mayıs 2014 Cuma

Calgary'de Yağan Kar

Calgary'de yağan karın keyfini çıkarmayı öğrendim.
Burcu Goker Ogrencileri ile

Kanada Calgary Universite'sinde lisan ustu egitime baslayan Burcu ve Eric son hizla calismalara baslamisti. Eylul 2007 de Calgary Flarmoni Orkestrasinin sinavlarina girip kazanan ve Orkestrada fiilen calismaya baslayan Burcu Goker ayni zamanda Keman hocasi Edmond Agopian'in birinci kemanci, Universite Profesorlerinin Viyola ve Viyolenselde yer aldigi Calgary Yayli Calgilar Dortlusunde ikinci kemanci olarak gorev yapmaya baslamis ve ilk konserlerini 10 ekim 2007 de vermek uzere hazirlamislardi. Butun bu yogun calismanin yaninda Burcu Aralik ayinda Alberta Eyaletinin destekledigi Clagary Flarmoninin Koncerto yarismasina Tchaikovsky Keman Koncertosu ile girmeyi planlanmisti. Hocasi Burcu'yu son  hizla solistlige dogru kosturuyordu. Bu oldukca ses getiren Koncerto yarismasini kazandigi takdirde adi gecen Koncertoyu mart ayinda Calgary Flarmoninin onunde calacakti.
Burcu bu yogun calismalardan yoruldugu zamanlarda Eric ve hocasi ile Calgary'nin dogal guzellikleri icinde, ozellikle cok unlu ve hatta filmlerin cekildigi Bannf  Daglarinda yuruyuslere cikiyordu. Bu dag gezmelerini ilk duydugumda cok korktum. Daglarda  cekilen resimlerini gordugum de bu korkum daha da artti. Burcu'yu seni daglarda  ayilar yiyecek diye  korkutmak istedigim  zaman bana guldu.  Daglarda, milli parklarda guvenligin tam oldugunu ve bu daglarda baslarina bir sey gelirse Kanada Devletinin sorumlu oldugunu soyledi. Icim rahat etmisti. Kanada'da bulunan Turk Dernegi Burcu'nun 10 Ekimdeki oda muzigi konserini duyuru yapiyor ve bu sekilde Calgary'de bulunan Turkler konserden haberdar oluyordu. Burcu  konserlerinde kendisini hic yanliz birakmayan Turk kolonisi ile  daha sonra cok iyi de arkadas oldu. Bu dostlari arasinda  Turgay Ogut  bey ve esi Nazan hanimdan bahsetmeden gecemiyecegim. Daha onceki yazilarimda Burcu'nun Fransa'da, Newyork' da, Sikagoda ve Kanada Calgary'de aileleri oldugundan bahsetmistim. Iste yillar once Calgary'ye gidip yerlesmis olan Turgay bey ve esi Nazan hanim Burcu'nun Calgary'deki ailesi olmustu. Burcu'yu kizlari gibi seven Turgay bey ve Nazan hanim daha sonra Burcu'yu hic yanliz birakmadilar. Geçtiğimiz yıllarda gerçekleşen Carnegie Hall Newyork konserinde ben yoktum ,onlar yanindaydi. Gene gecen yıllarda  Tahallassee'ye kadar gelip onu buralarda da yanliz birakmadilar. Bu arada Calgary Universite'sine bir Turk Tarihci hanimin Turkiye Tarihi dersleri vermek uzere gelmesi ve Burcu'nun hemen karsisindaki binaya yerlesmesi Burcu'nun mutlulugunu bir kat daha arttirdi. Tuba Demirci Hanim cok degerli tarihci bir genc hanimdi. Daha sonra ben de kendisi ile tanistim ve cok iyi dost olduk. Aslen Eskisehirli olan bu kizimiz daha sonraki yillarda Burcu ve Eric'in Eskisehir'de verdikleri konserde bizi misafir etti ve sehri cok iyi tanimamiza sebep oldu. Calgary'de hava genelde kislari cok soguktu ama bazen Pasifik Okyanusu uzerinden gelen sicak hava dalgasi ile sehirde bir kac gun ilik bir hava oluyordu. Adeta kis icinde bahar yasiyor gibi. Ben de rastladim. Calgary bazen o kadar soguk oluyorki eksi 40 dereceyi bulan sogukta disarda yurumek imkansiz oluyor ve o zaman binalar arasinda yer altindan yapilmis tunellerden gecerek bir yerden bir yere gidilebiliyor. Bir gece bende bir konser donusu disardan doneyim dedim ve bir kac dakika icinde donabilecegimi hissettim ve kendimi konser salonundan evimize kadar ulasabilecegim tunele zor attim. Hakikaten herseyi  dusunmusler. Ben ulkemden kalan aliskanlikla gece yagan kari gorunce ertesi sabah nasil bir yerlere gidebilecegimizi dusunurken sabah saat 6 da karlarin makinelerle temizlenip yollarin tertemiz oldugunu gorunce sasirdim kaldim. Calgary'de bulundugum gunlerde gece yagan karin keyfini cikartmayi ve kendimi Andersen masallarinda gibi hisesetmeyi ogrendim

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder