Hürriyet

21 Ocak 2018 Pazar

Christopher kocaman bir çocuk oldu.

 Bugün blogumu açtığımda çok uzun zamandır yazmadığımı fark ettim. Burcu'nun işi mi bitti yoksa ben mı yorgun düştüm de yazmaktan vazgeçtim.
 Burcu'nun işi bitti mi? Hayır. Daha da çok artarak devam ediyor. Bir yandan bebeği, evi, eşi. Diğer yandan öğrencileri, Senfonideki görevi, özel konserleri. Aynı gün üç tane ayrı yerde ayrı repertuarla gerçekleşen konserler. Üç ayrı okulda gerçekleşen dersler, Onlarca öğrenci.
 Sadece ben Burcu'nun müzik yolculuğunu yazmaya bir süre için ara verdim.Bir kaç yıl sonra bugünleri de yazacağım. Tabii zihnim yıllar içinde bana oyun oynamazsa.
 Sanırım ben biraz yoruldum. Blog yazısı yazmayınca boş oturduğumu sanmayın sakin.2017 Yılı benim için bir başka yönden çok verimli bir yıl oldu.
 6 Mart 2017 de İlk kitabım Gümüş Kaşıklar yayınlandı. Bu çalışmam bir öykü kitabı.Son yedi yıldır yazdığım öyküleri toparladım bu kitabımda. Öykülerim  yedi yıl içinde yazıldı  ama yılların birikimi neticesinde doğdu.
 Kitabım okurlarım tarafından çok beğenildi. Okuyanlar anlatımımı çok rahat ve anlaşılır bulduklarını söylediler. Bir çok kişi kendi öykülerini bulduklarını söylediler satırlarımda. Bu övgüler beni çok mutlu etti. Aslında benim amacım ilk yazmaya başladığım zamanlardan bu yana Burcu ile uzun ve zorlu yolculuğumuzu yazmaktı. Bu yolculuğumuzu önce Milliyet Blogda yazmaya başlamıştım. Bir kaç yıl sonra da kendi blogumu kurup orada yazmaya başladım. Amacım bizim tek başımıza gerçekleştirdiğimiz bu yolculukta karşılaştığımız zorlukları, deneyimlerimi paylaşarak, aynı yolculuğa çıkacak olanlara ışık olmaktı. Zira bizim hiç yol gösterenimiz yoktu bu yolculukta. Biz karanlık bir dehlizde el yordamı ile tünelin ucunu bulmaya çalışan biçare kişilerdik.Blog yazılarımı kitap olarak derlemeyi planlamıştık ama bu çalışma çok uzundu. Kitap olursa tek cilt olması imkansızdı. Bir kaç cilt olması da pek pratik olmayacaktı. Uzun çalışmalar sonucu yazılarımı kısaltıp, tekrarları silerek kitabı tek cilt olacak hale getirebildim. Bu yaz Adadaki bahçemde günlerce çalıştım. Bu olayı sadece ben gerçekleştirebilirdim. Zira bu bizim yolculuğumuzdu.Nihayyet 10 Ekim 2017 günü ikinci kitabım Kemanla Yolculuk yayınlandı.
Kitabımın yayınlanmasından tam bir ay sonra 10 Kasım 2017 günü Tüyap İstanbul Kitap fuarında imza günüm oldu. Sakın imza günü deyince aklınıza standın önünde yüzlerce kişinin kuyruğa girdiği tablolar gelmesin. İki  saatlik imza günü etkinliğimde 3 tane kitabım satıldı sadece. Tabii İzmir'den gelen kızım Ebru'nun  aldığı onlarca kitabı saymıyorum. Bu benim ilk imza günümdü. Şu ana kadar da bir başkası olmadığı için ilk ve son diyebiliriz. Umarım son olmaz. Anlayacağınız 2017 yılı benim için çok verimli geçti. Belki kitaplarım çok satılmadı. Bir kaç ay içinde ikinci, üçüncü baskıları yapılmadı ama ben yolculuğumuzu yazdığım için çok mutluyum. Yazdığım ve sabitlediğim için.Bu arada başlığa bakanlar Christopher'i merak edebilir. Bizim Bıcır çok iyi. Uslu ve akıllı, üstelik çok da komik bir çocuk. Müziği ve dansı çok seviyor. Sanırım ilerde komedyen olacak. Dünya bu kadar kötülük ve karamsarlıkla dolu iken birilerinin de güldürmesi gerek değil mi insanları

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder