Hürriyet

4 Nisan 2014 Cuma

Amerika Gezimize Devam

Eric'in John Amcası'na davetliyiz.
Bir önceki yazımda Eric'in ailesinin bize hazırladığı gezi programını anlatıyordum. Wiskonsin'in kuzeyine Door Country'ye yaptığımız geziden sonra Suger Lake'e büyükbabaları ziyarete gitmiş en son Amish'lerin köyünü de gezip Portage'ye geri dönmüştük. Ertesi sabah erkenden Wiskonsin ve Madison gezisine tekrar çıktık. Bu sefer günü birlik gidiyorduk ve akşam eve dönecektik. Zira gece Eric'in teyzesine akşam yemeğine davetliydik.
Portage'den sabah kahvaltı edip ,erken çıktık. Gidilecek çok yerimiz vardı. Amerika'da kalacağımız süre 10 günle kısıtlı olduğundan ve Pamela ile Bop bize çok fazla yer göstermek istediklerinden hayatımız bir maraton gibi geçiyordu. Amerika'nın yüzölçümünün çok geniş olması ve yerleşim yerlerinin birbirinden uzaklığı bu koşuşturmayı tetikliyordu. Önce  ilk geldiğimizde ziyarete gittiğimiz ve haftasonu olduğu için kapalı olduğundan göremediğimiz Madison Eyalet binasını gezmekle işe başladık. Daha sonra Appleton'a Lawrence Üniversiteyi görmeye gittik. Sadece Portage ile Lawrence Üniversite'nin olduğu Appleton arası 3 saat. Lawrence Üniversite'yi ve kampusu gezmek epey zamanımızı aldı. Burcu ile Eric'in okul binalarını, kaldıkları yurdu, konser salonlarını, yaşadıkları ortamları görmek içimizi çok rahatlatmıştı. Lawrence Üniversite kampüsü, okul binaları, sosyal tesisleri ile çok geniş bir alana yayılmış çok güzel bir okuldu. Burcu'nun hocası Prof.Ngoc'un evini ziyaret edip eşi ve küçük kızları ile tanıştık. Onlara Türkiye'den getirdiğimiz minik hatıra eşyaları verdik. Ancak bir kahve içecek vaktimiz vardı. Lawrence'den çıkışta Portage'ye dönmek zorunda idik. Yol süresini de katarsak akşam yemek davetine ancak yetişebilirdik. Artık diğer çevre gezilermiz yarına kalmıştı. Portage'ye geldiğimizde hava kararmış, akşam olmuştu. Ancak hazırlanıp teyzelere akşam yemeği için evden çıktık. Eric'in iki teyzesi var. Portage'de oturan Beth teyzesı ve eşi John amca harika şirin insanlar. Burcu yaşlarında iki kızları olan aile Eric'lere yakın geniş bir arazi içinde çok güzel bir evde oturuyorlar. Burcu kızları ile çok iyi arkadaş. Hatta içlerinden küçük olan Amanda daha sonra Burcu ile Eric'in düğününde Burcu'nun nedimesi oldu. Bunları zamanı gelince anlatacağım. John amca harika komik ve tatlı bir adam. Sanırım ordudan emekli imiş. Bahçede çok büyük bir atölyesi var ve elinden her iş geliyor. John amca gider gitmez bütün beyleri esir alıp atölyesinde yeni yaptığı eşyaları anlatmaya götürdü. Teyze harika bir masa hazırlamıştı. Eric'in halası ve eşi de bize katılmıştı. Kısacası o kadar kalabalık idik ki masa yetmedi, eline tabağını alan masadan istediği yiyeceği alıp  verandaya, salona, bahçeye yayıldı. Gençler de içecek servisi yapıyordu. Bu arada resimler çekiliyor ve bu güzel anılar ölümsüzleşiyordu. Harika geçen bir geceden sonra yorgun ve mutlu evimize dönerken düşündüm. Bizler bu kadar kalabalık aile değildik. Bir gün onlar bize gelirse böyle geniş aile toplantıları yapamayacaktım. Ertesi sabah gene erkenden Portage'den Wiskonsin'we doğru yola çıktık. Bugünkü gezimizin konusu The House on the Rock, yanı kayaların üstündeki evdi. Bugüne kadar gördüğüm  en ilginç yer ve müze olan kaya evleri bir sonraki yazımda anlatacağım

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder